Küresel piyasalarda faaliyet gösteren bir çok uluslararası şirket ve bu şirketlere tedarik zinciri olarak bağlı binlerce, hatta yüzbinlerce lokal şirket var.
Bir ağ gibi düşünüldüğünde, tüm şirketlerin birbirleri ile bir yapı içinde bağlı olması, bu ilişkilerin aksamaması ve süreçlerin manipülatif işlemlerden korunması büyük bir önem arzetmektedir.
Bu noktada ise fraud, farklı türleri ile bir bütün olarak zorlayıcı ve mücadele edilmesi gereken bir risk olarak ortaya çıkıyor. Özellikle de finansal fraud..
Finansal manipülasyon (financial fraud) çok farklı şekillerde ortaya çıkabiliyor;
- Finansal Tablolarda yapılan manipülasyonlar
- Gelirlerin manipüle edilmesi
- Stoklar hesabında yapılan manipülasyonlar
- Alacakların ve Borçların manipüle edilmesi
- İlişkili taraflarla yapılan işlemlerin manipüle edilmesi
- …
Bu kapsamda, hilelerin tespitinde analitik inceleme ve suistimal örneklerini anlatmaya çalıştığım bir önceki yazıma buradan ulaşabilirsiniz;
İç Denetimde Veri Analizinin Kullanımı ve Analitik Yaklaşımlar
Tüm bu risklerin düşürülmesi kapsamında dünya genelinde, önde gelen danışamnlık ve araştırma şirketleri tarafından saha araştırmaları yapılarak algı ve eğilim izlenmektedir.
Dünya Genelinde Fraud Araştırmaları: 2015 – 2016 Değerlendirmeleri
Bunlardan bir tanesi, Ernst and Young tarafından Aralık 2014-Ocak 2015 dönemlerini kapsayan anket çalışmasıdır. Çalışmada 38 farklı ülkeden 3.800 profesyonel çalışan ile görüşülmüş ve fraud ile ilgili kendi şirketlerini konumlandırmaları istenmiştir.
Katılımcıların %40'ı, şirketlerinin finansal tablolarını, olduğundan daha iyi yansıttığını belirtmiştir.
Her 5 üst düzey yöneticiden 1’i, bir önceki yıl, şirketlerinde bir finansal manipülasyon yapıldığını “duyduğunu” belirtmiştir.
Gelişmekte olan ülkelerdeki katılımcıların %61’i, yolsuzluk ve rüşvetin hızla yayıldığını belirtmişlerdir.
Fraudulent Aktivitede Riski Artan Sektör: Finansal Hizmetler
Finans sektöründe çalışan katılımcıların %73’ü, gelecek yıl, gelir ve kar artışı baskısının daha artacağını beklediklerini ifade etmiştir. Fraud’un önemli sebeplerinden bir tanesinin, performans baskısı olduğu hatırlanırsa, bu oran, önümüzdeki dönemlerde “earnings management” faaliyetlerinin yönü de az çok tahmin edilmiş oluyor.
BDO tarafından yalnızca Birleşik Krallık genelinde yapılan araştırmada ise 2015 yılında 50.000 Pound üzerinde tespit edilen fraud olaylarının adet olarak bir önceki yıla göre %5,2 düşerek 519 adet gerçekleşmesine karşın, tutarsal olarak bir önceki yıla göre %110 artış göstererek 1,5 milyar Pound seviyesinde gerçekleştiği tespit edilmiştir.
Fradulent aktivitenin en fazla artış gösterdiği sektör ise Finansal Hizmetler olmuştur.Bir önceki yıla göre %138 artış göstererek 567m Pound olarak gerçekeleşen finansal hizmetler alanındaki fraud aktivitileri, E&Y anket sonucunu da bir anlamda destekler nitelikte olmuştur.
En fazla başvurulan fraud yöntemleri ise, vergi kaçırma, para aklama ve tedarikçi ve müşterilerle yapılan işlemlerin manipüle edilmesi şeklinde olmuştur.
Hedef Baskısı, Niteliksiz Yönetici ve Yetersiz Program Etkisi
Deloitte tarafından Nisan 2015 tarihinde yayınlanan Hindistan Finansal Piyasaları’nda çalışanlara yönelik araştırmada ise, katılımcıların %93’ü son iki yıl içinde, finansal kurumlarda fraud olaylarının arttığını belirtmiş ve bunun en büyük nedeni olarak da, %22 ile üst yöneticilerin kontrol eksikliği, %18 ile finansal hedeflerin baskısı ve %14 ile kontrol noktalarında uyarı görevi üstlenecek analitik tool’ların eksikliği gösterilmiştir.
Bu eksiklikler sebebi ile bir fraud aktivitesinin ortaya çıkması ancak dışarından gelen (müşteri ve tedarikçilerden) şikayetler ve içeriden yapılan itiraflar etkili olmaktadır
"Kroll" Fraud Araştırması Sonucu: Fraud Riski Dünya Geneli’nde Yükseliyor!
Bu kapsamda son dönemde yapılan en kapsamlı ve güncel araştımalardan biri de, Kroll tarafından yapılan 768 üst düzey yönetici ile yapılan ankettir. Çalışma, dünya genelinde Finansal Hizmetler, Teknoloji, Perakende, Medya ve Telekomunikasyon, Lojistik ve Dağıtım, Ulaşım, Üretim, İnşaat ve Mühendislik Faaliyetleri alanları başta olmak üzere bir çok alanı ve tüm kıtaları kapsıyor.
Çalışmanın katılımcı profili;
Katılımcı 768 yöneticinin %50’si C sınıfı yönetici seviyesinde durumunda,
Katılımcıların %51’I 500 milyon $’dan daha yüksek ciroya sahip şirketleri yönetmekte,
Yine katılımcıların %29’u Avrupa, %25’i Kuzey Amerika, %24’ü Asya-Pasifik Bölgesi, %10’u Latin Amerika ve %12’si Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nde çalışmaktadır.
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %22
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %62
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %15
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %51
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %12
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %36
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %12
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %40
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %11
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %40
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %9
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %43
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %7
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %40
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %4
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %34
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %4
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %37
Son 12 Ayda maruz kalan şirket oranı: %2
Şirketlerinin bu tarz bir fraud için risk teşkil ettiğini belirten şirketlerin oranı: %26
Yüksek Fraud Riski Sebebiyle katılımcı firmaların; %27’si Latin Amerika’daki, %22’si Afrika’daki ve %14’ü Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’ndeki faaliyetlerini sona erdirdiğini belirtmiş.
Fraud Riskini Arttıran Faktörler
Sonuçlardan dikkat çekici olanlardan bir tanesi ise katılımcıların fraud riskini yükselten faktörler hakkında düşünceleri;
Aşağıdaki sonuçlar da katılımcıların çalıştıkları kıtalar ve sektörler bazında elde edilen bulguları gösteriyor. Tüm sonuçların katılımcı deneyimlerine dayandığını bir kez daha hatırlatmakta fayda var.